Gebelik Döneminde Kanama
Hamilelikte kanama her zaman bir sorun olduğu anlamına mı gelir?
Hamilelik sırasında vajinal kanamanın birçok nedeni olabilir. Bu kanamanın altında ciddi nedenler olabileceği, hiçbir nedeni olmayan geçici kanamalar da olabilir. Özellikle bu nedensiz geçici kanamalara gebeliğin başlangıç dönemlerinde daha sıklıkla rastlanmaktadır. Ancak gebeliğin ilerleyen dönemlerindeki kanamalar daha ciddi nedenlerle olabilir ve daha ciddi sonuçlanabilir. Hamileliğinizin hangi döneminde olursanız olun ek şikayetiniz olsa da olmasa da kanama olduğunda kadın doğum uzmanınızla iletişime geçin veya kadın hastalıkları ve doğum acil servisine başvurun.
Hamileliğin erken döneminde kanama ne sıklıkla görülür?
İlk üç aylık dönemde kanama 100 gebelikten 15 ila 25’inde görülür. Döllenmiş yumurta rahim duvarına yerleştiğinde yani döllenmeden 1 ila 2 hafta sonra yerleşme kanaması da denen hafif kanama veya lekelenme meydana gelebilir. Rahim ağzı hamilelik sırasında daha kolay kanayabilir çünkü bu gölgede daha fazla kan damarı gelişmekte ve hormonal nedenlerle daha hassas hale gelmektedir. Cinsel ilişkiden sonra veya pelvik muayene ve smear testi sonrasında lekelenme veya hafif kanama görülmesi beklenebilir bir durumdur. Bu durumda kanamanın devamlılığı, miktarı ve ağrı eşlik edip etmediğinin takibi önemlidir.
Hamileliğin erken döneminde hangi ciddi sorunlar kanamaya neden olabilir?
Erken gebelikte kanamaya neden olabilecek sorunlar arasında enfeksiyon, erken gebelik kaybı, düşük ve ektopik (dış) gebelik yer alır.
Erken gebelik kaybı nedir?
Gebeliğin ilk 13 haftasındaki gebelik kaybına erken gebelik kaybı veya düşük denir. Bilinen 100 gebelikten yaklaşık 10’unda görülür. Kanama, kramplar ve şiddetli kasık ağrısı erken gebelik kaybının belirtileridir. Ancak düşük yapan kadınların yaklaşık yarısında önceden herhangi bir kanama bulgusu olmayabilir.
Erken gebelik kaybı yaşadıysanız yani kanama ile düşük yaptıysanız gebelik dokusunun bir kısmı rahimde kalmış olabilir. Eğer içerde doku kaldı ise çıkarılması gerekir. Dokunun doğal olarak geçmesine izin verilebilir veya ilaçla ya da küretaj ile rahim içi temizlenebilir. Uygulanacak tedavi kanama durumuna ve ultrason bulgunuza göre hekiminizce belirlenir. Bu nedenle düşük yapsanız bile kadın hastalıkları ve doğum doktoruna mutlaka başvurmalısınız.
Dış gebelik nedir?
Döllenmiş yumurtanın rahim içine yerleşmeyip başka bir yere, genellikle fallop tüplerinden birine yerleşmesiyle dış gebelik meydana gelir. Dış gebeliğin yerleştiği yer yırtılırsa iç kanama meydana gelebilir. Kan kaybı halsizliğe, bayılmaya, ağrıya, şoka ve hatta ölüme neden olabilir. Bazen sadece vajinal kanama ektopik gebeliğin tek belirtisi olabilir. Bu belirtiler siz hamile olduğunuzu bile bilmeden ortaya çıkabilir. Bu belirtilere sahipseniz hemen kadın doğum uzmanınıza veya acile başvurun. Yerleştiği yer rahim içi gibi genişleyemeyeceği ve gebeliğin gelişmesine izin vermeyeceği için gebelik devam edemez ve annenin hayatını tehdit eder hale gelir. Değerlendirilmesi, takip edilmesi ve ilaçla ya da ameliyatla. Tedavi edilmesi gerekir.
Hamileliğin ilerleyen dönemlerinde hangi sorunlar kanamaya neden olabilir?
Hamileliğin ilerleyen dönemlerinde hafif kanamaya neden olabilecek problemler rahim ağzında iltihaplanma ve enfeksiyona bağlı olabilir. Ağır kanamalar ise daha ciddi bir duruma işaret eder. Ağır kanamalar plasentadaki bir sorundan kaynaklı olabilir. Herhangi bir miktarda kanama da erken doğumun sinyali olabilir. Hamileliğinizin sonlarında herhangi bir kanamanız olursa, hemen kadın doğum uzmanınıza başvurun veya hastaneye gidin.
Plasentayla ilgili hangi sorunlar hamilelik sırasında kanamaya neden olabilir?
Hamileliğin ilerleyen dönemlerinde plasentayla ilgili çeşitli problemler kanamaya neden olabilir:
Plasentanın ayrılması (plasenta dekolmanı): Plasentanın erkenden doğumdan önce veya doğum sırasında rahim duvarından ayrılmasıdır. En yaygın belirti ve bulgular vajinal kanama ve karın veya sırt ağrısıdır. Erken tespit edilmezse ciddi komplikasyonlara neden olabilir. Bebek yeterli oksijen alamayabilir ve hamile kadın ciddi miktarda kan kaybedebilir.
Aşağı yerleşimli plasenta (Plasenta previa): Plasentanın rahim içinde daha aşağıda yer alıp rahim ağzını kısmen veya tamamen kapatması durumudur. Vajinal kanamaya neden olabilir. Bu tür kanamalar sıklıkla ağrısız olarak ortaya çıkar. Gebeliğin ilk 6-7 ayında görülebilir durumdur. Gebelik haftası ilerledikçe düzelebilir ve vajinal yolla normal doğum olabilir. Ancak düzelmezse sezaryen ile doğum yapmanız gerekebilir.
Plasentanın yapışma problemleri (Plasenta akreata): Plasenta (veya plasentanın bir kısmı) rahim duvarına derinlemesine yapışmasına ve doğum sonrasında ayrılamaması durumudur. Plasenta akreata üçüncü trimesterde ( son 3 aylık dönem ) kanamaya ve sonrasında doğumda da ciddi kanamaya neden olabilir. Vakaların çoğu hamilelik sırasında rutin ultrason muayenesi ile tespit edilebilir. Ancak bazen bebek doğana kadar fark edilmeyebilir. Plasenta akretanız varsa, doğum sırasında yaşamı tehdit eden kan kaybı riskiyle karşı karşıya kalırsınız.
Doğumunuz ameliyathane, yenidoğan ve kan merkezi açısından donanımlı bir hastanede ve deneyimli bir ekip tarafından gerçekleştirilmesi gerekebilir. Hayatı tehdit eden kan kaybını önlemek için histerektominin doğumdan hemen sonra yapılması sıklıkla gerekebilir.
Kanama erken doğum belirtisi olabilir mi?
Gebeliğin sonlarında vajinal kanama doğumun bir işareti olabilir. Doğumun 37. gebelik haftasından önce başlamasına erken doğum denir.
Erken doğumun diğer belirtileri şunlardır:
Vajinal akıntıda değişiklik (sulu, mukus benzeri veya kanlı hale gelir) veya vajinal akıntı miktarında artış
Pelvik veya alt karın basıncı- kasık ağrısı
Sürekli, hafif, künt sırt ağrısı
Hafif karın krampları
Düzenli veya sık kasılmalar (her 20 dakikada bir dört kez veya 1 saatten uzun süre saatte sekiz kez)
Suyun gelmesi
Erken doğumun nasıl yönetileceğine, sizin ve bebeğinizin sağlığı için neyin en iyi olduğu düşünülerek karar verilir. Bebeğin akciğer gelişimi için verilen ilaçla birlikte etki süresini tamamlaması için doğum çeşitli ilaçlara durdurulmaya çalışılır. Erken doğum durdurulamayacak kadar ilerlediğinde veya bebeğin erken doğmasını gerektiren nedenler varsa, bebeğin doğurtulması gerekebilir.